Düş'eniyorum

Düş,
3 harfe sığdırabildiğimizi düş'ünebiliyor musunuz ?
Düşlerimizi hapsedebilir,
Bi' durak(ta) satabilir miyiz..

Düş'eş gelir mi'sali kulaç atarken karaya,
Karşı tarafta kalan taşlarımızı kurtulabilir miyiz ?
Düş'eniyorum,
İşin aslı o değil; düşemiyorum da.

Kurup,
Düş'ünüyorum.

Kasım

Aklıma düşen Kasım..
Kalbimi bir kuş misali pır pır ettiren,
O serin rüzgarın ne hoş.

Toprağa düşen Kasım..
Ruhumu yeniden canlandıran,
O tatlı yağmurun ne hoş.

Gönlüme düşen Kasım..
Bedenimi korunası kılan,
O sıcağa kavuşma arzusu ne hoş.

Aylardan Kasım,
Günlerden bugün,
Yarın.. Tekrar Dün..

Yere düşen o sapsarı yaprağa vesile olan Kasım'a.

Körünce Kararınca

Göz' körünce demiştim..
Körünce kararınca doğuyor karanlık üzerimize,
Şimdilerde Ay'dınlıklar üstümüzü örtsün diye bekliyoruz.
Yazacak anlatacak çok şey birikti..

Ağustos Böceği misali..
Karınca kararınca biraz müsaade.

Göz Kör'ünce

Razı olduğundan fazla tek olan bir kör,
Gökyüzünde hangi takım yıldızına sempati duyar ?
Peki ya Kör' ün göremediği,
Haddinden fazla güzel olan Gül' ün içine batar mı hiç,
Dışına vurduğu dikenleri...

Bi' Yıldızın Dünya hevesiyle özlemine tanıklık ettiği,
Tercümanıdır Yıldız'ın körün hissettiği.
Sonra başı aşağı eğilir,
Bi' çare sapsarı bi' yaprağin usulca toprağa düşmesiyle,
duyduğu hüzün neyse işte O.

Karamsar bulutlar arasından süzülen bir ışık parıltısı,
ince bir mesaj veriyorken insana.
Körün hissettiklerini anlamamız,
aslında 'hisli' insanlar olduğumuz anlamına gelmiyorsa.
Göz kör'ünce bir kez geriye ne kalır elde avuçta ?

Dal'gın Misafir

Betonlaşmayı hiç sevemedim bilirsin,
Toprağı kokladım kokusu yoktu bu kez..
Deniz kenarına iniyim diyorum,
Dalgaların dalgınlığı karşılıyor beni.

Ay' çiçeklerini açsa da aydınlatsın diye sapsarı etrafı,
Akşam olmasını bekliyorum.
İçimde karanlıkların kâbusu,
Aydınlanmak için kulaç atıyorum bulutlara..

Betonları hiç sevemedim bilirsin,
Çiçeklerinin kokusu görünmedi gözüme bu kez.
Gözle görünmeyen her şeyi özleyemezdik ya zaten,
Bu misafirin, dalgınlığına ver.

B'oyalan

Hayatın kaçan hangi rengine sitemimiz ?
Renkli renksiz ayrımı ile rengi ayıran bizler.
Hayatlarımızda olan ayrışmalara mı şaşırıyoruz.

Bi' sulu boya alıp boyuyorum,
Kaçan her hevesimi,
Sonra sen geliyorsun aklıma..
Başlıyor bu kez su bulanmaya.

Beğenmeyip ziyan edilen hayatlara inat,
Öylece teslim ediyorum ödevimi ait olduğu yere..

Müdahalesizlikten yana,
Müdahiliyete yakın..

Alın'tı

Alıntı yapıyoruz Dünya'ya,
Ama O, pek üstüne alınmıyor.
Üstümüzdeki K'alıntılarla O'na isyan etmiyor muyuz aslında,
Bu kez başlıyorum alınmaya...

Al diyorum bu kez beni yanına,
Kal diyorsun bana inancının kılıcıyla savaş alanında...
Kalamam diyorum sana K'alıntılar arasında,
Bu kez Alıntılamama izin verirsen bana,
işte Aln'ım açık.

Şimdi ;
Sen 'kal' ben selamet.